25 Ocak 2014 Cumartesi

Svoboda partisi lideri Oleg Tyagnibok TRT’nin sorularını yanıtladı

Ukrayna’da gerilim ve çözüm arayışları sürüyor…
Muhalefet liderleri ile görüşmelerden sonuç alamayan Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç,  dün önemli vaatlerde bulundu. Yanukoviç, parlamentonun 28 Ocak’ta düzenlenecek olağanüstü toplantısında hükümetin yeniden şekillendirileceğini, gerilime neden olan 16 Ocak yasalarının değiştirileceğini ve gözaltına alınan protestocuların serbest bırakılacağını söyledi.
Protestocular ve üç önemli muhalefet partisi ise Cumhurbaşkanının bu vaatlerine inanmıyor.
Muhalif Svoboda Partisi lideri Oleg Tyagnibok, TRT’nin sorularını yanıtladı.



Muhalif lider, hükümetin yeniden şekillendirilmesinin kendilerini ve toplumu tatmin etmediğini söyledi:
“Başta Nikolay Azarov olmak üzere hükümetin istifası söz konusu olmalı. Yalnız bu, bugün bu meydanda duran insanları,  toplumu tatmin edebilecek adımlardan biri olabilir. Hükümetin yeniden şekillendirilmesi, bir bakanın alınıp yerine başkasının getirilmesi, İçişleri Bakanının görevden alınıp Güvenlik Konseyi Başkanı görevine atanması  gibi oyunlar kabul edilemez. Bunu kabul etmiyoruz. Biz Başbakan Azarov başkanlığındaki hükümetin istifasını talep ediyoruz.  Çünkü onlar ülkeyi böyle bir krize, böylesine korkunç sosyal-ekonomik duruma sürüklediler”.
Oleg Tyagnibok, muhalefet için çıkış yolunun Cumhurbaşkanı’nın  ve hükümetin istifası olduğunu bildirdi:
“İktidar çizgiyi aştı. Bu çete ile her hangi anlaşma söz konusu olamaz. Bunu sadece ben söylemiyorum. İnsanlara sorun.  İnsanlar artık bu iktidara sabır göstermek istemiyor. Cumhurbaşkanı zamanında tepki verseydi,  bu protestoların devam ettiği süre içerisinde durumu değişmek mümkün olabilirdi. 30 Kasım’da İçişleri Bakanı Zaharçenko’yu görevden alsaydı, bu tür protestolar olmazdı.  16 Ocak’ta parlamentoda kabul edilen yasalara imza atmasaydı, halkla cop, şiddet diliyle konuşmasaydı, halkın varlığını kabul ederek onu hesaba katsaydı, böyle olmazdı. Ancak o halkı umursamadı, yukarıdan yüzümüze tükürdü. Bu durumda ne yapabilirdik? Yüzümüzdeki tükürüğü silip devam mı etmemiz gerekiyordu? Hayır, böyle olmayacak”.
Svoboda lideri, meşru Cumhurbaşkanı olarak görmedikleri Yanukoviç’le aynı masa arkasında oturmalarının nedenini de bu sözlerle açıkladı:
“İki ordu savaştığı zaman er veya geç görüşmeler yapmak gerekiyor. Ya birisi mağlup olduğunu kabul ediyor, ya da anlaşma sağlanıyor. Biz  parlamento mekanizmasını kullanarak yaşanan siyasi krize çözüm bulmak için Yanukoviç’e gittik. Yanukoviç’ten birkaç talebimiz vardı. Kısa sürede siyasi baskıların durdurulmasını, gözaltına alınan insanların serbest bırakılmasını talep ettik. En kısa sürede parlamentonun toplanmasını, hükümetin istifasını, 16 Ocak’ta parlamentoda anayasaya aykırı şekilde kabul edilen yasaların iptalini istedik. Yasadışı yöntemle iptal edilen 2004 Anayasasına dönülmesini talep ettik. Ve nihayet, yeni seçim mevzuatıyla, yeni Yüksek Seçim Kurulu tarafından  yeni  seçimlerin yapılmasını istedik.
Uzun süren görüşmelerin ardından onlar yalnız gözaltına alınan protestocuların serbest bırakılmasını sağlayacak  hukuki mekanizmanın oluşturulmasını kabul ettiler. O konuda da Yanukoviç bugün açıklama yaptı ve affın belirli kişilere ait olacağını söyledi. Yani onlar kendileri kimi bırakıp bırakmayacaklarını belirleyecekler. Bu iş böyle gitmez. Bu, toplumu tatmin etmiyor. Bu nedenle de dün akşam meydandaki insanlar iktidarın önerisini kabul etmeme kararı aldılar. Ve biz  artık görüşme sürecinden çıkıyoruz. Duvarla konuştuğun zaman konuşmanın anlamı yok”.
Oleg Tyagnibok, sona kadar mücadeleyi devam ettireceklerini, geri çekilmeyeceklerini söyledi:
“Biz mücadele edeceğiz. Tüm Ukrayna’nın ayağa kalkmasını bekliyoruz. Er veya geç biz kesinlikle kazanacağız. Durum o kadar elektriklenmiş, öyle yere gelmiş ki, geri çekilmeye yerimiz yok.  Biz çok net olarak anlıyoruz ki, ya biz kazanacağız, ya onlar. Biz bir azcık geri çekilsek, baskıyı bir azcık azaltsak, onlar bizi süpürürler ve mahvederler. İktidar yeteri kadar zayıf.  İktidar artık sallanıyor. Bizim sadece ayakta kalmamız ve bu işi bitirmemiz gerekiyor”.

(Gönül Şamilkızı - TRT Türk)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Blogda Ara